DÜNYAYI DÜZ SANANLARIN ÜLKESİ OLMAMAK İÇİN İMZALAYIN!
FİRMA DETAYLARI
Yapboz tahtasına çevrilen eğitim sistemi, neredeyse AKP’nin hobisi haline gelen sınav değişiklikleri çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğini karartmaya devam etmektedir.
Bilimsel ölçme, değerlendirme verilerine dayanarak değil; tek adamın buyruğuyla yapılan bu değişikliklere karşı yapılan bilimsel itirazlar ise ya görmezden gelinmiş, ya da zorbalıkla susturulmaya çalışılmıştır.
Bu yüzden Eğitim-İş olarak biz, bu keyfi ve gerici uygulamalara karşı itirazları, muhalefeti birleştirme gayretindeyiz.
Bilindiği üzere; iktidarın yine kendi getirdiği liselere geçiş sınavı TEOG, bir anda çöpe atmış, yerine ise daha tartışmalı bir sistem getirmiştir. Keyfiyetle getirilen yeni sınav sistemi, yoksul öğrenciler için fırsat eşitliğini daha da azaltacak, torpil/kayırma gibi kavramları eğitim sisteminin için de daha da asli unsur haline getirecek, sayıları hızla artırılan imam hatip okullarına kolaylıklar getirirken köklü ve gelenekli okulları birer tabeladan ibaret eyleyecek bir sistemdir.
BİLİMSEL DEĞERLENDİRME YOK, ‘BİAT’ VAR!
Örnek Dilekçemiz
Yine hatırlanacağı üzere; YÖK, Cumhurbaşkanı’nın talimatından 15 gün sonra üniversite giriş sistemini de değiştirmiştir. Yükseköğretim Kurumları Sınav Sistemi (YKS) adı verilen yeni üniversiteye giriş sınavı, diğer sınavlarda olduğu gibi milyonlarca öğrencinin geleceğini birkaç saate sığdıracak bir garabettir. Açık uçlu soruların sorulacak olması ise, değerlendirmenin nasıl olacağı ve bu sınavın çocukların sınava girene dek aldığı eğitimle ne kadar uyuşacağı gibi büyük soru işaretleri oluşturmuştur.
Hem Ortaöğretim hem de Yükseköğretime geçiş sistemlerinde yapılması planlanan değişikliklerin bilimsel dayanaktan yoksunluğu bir tarafa, öğrencilerin sınavda yer almayacak ya da etkisi azaltılan derslere olan ilgisizliği hem eğitim kalitesini düşürecek hem de öğretmenlerin yeni sorunlar yaşamalarına ve bazı alanlarda istihdamın daralmasına yol açacaktır.
Eğitim-İş olarak bu aniden alınan kararların, askıya alınmasını istiyoruz. Ülkemiz ve ülkemizin geleceği olan çocuklarımız/gençlerimiz için en uygun değerlendirme yönteminin bulunmasının, tüm demokratik ülkelerde olduğu gibi, eğitim alanının tüm paydaşlarıyla, bilimsel verilerle, kolektif bir çalışmadan geçtiğini vurguluyoruz.
GELİN, BU KARARTMA HAMLESİNİ DURDURALIM!
Bu iki garabet değişimin tahribatını anlatan broşürlerimizle, ülkedeki her okula, her veliye, her eğitimciye ulaşacak; ve kapımızda bekleyen tehlikeyi anlatacağız. Yüreği aydınlık, çağdaş bir ülke için çarpan ve bu muradın çağdaş, laik, bilimsel, adil bir eğitim sisteminden geçtiğini bilen herkesten imza toplayacağız.
Bu imza eylemimizi okullarla, eğitimcilerle, velilerle kısıtlı tutmayacak ayrıca Chance.org internet sitesinde “Sınav değiştirme hobiniz, çocuklarımızın fobisi olmasın” başlığı altında da bir ay boyunca tüm yurttaşlardan imza toplayacağız.
Bir ay boyunca sürdüreceğimiz bu çalışmamızın sonucunda topladığımız imzaları, “milli irade”yi ağzından düşürmeyen Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim edeceğiz.
Tüm gayretimiz, çocuklarımızın geleceğinin karartılmaması, ülkemizin eğitim alanında daha geri bir noktaya atılmaması, tüm ebeveynlerin hayatlarındaki en kıymetli varlıkları olan çocuklarını emanet ettiği eğitimcilerin emeklerinin daha da değersizleştirilmemesi içindir.
Bu ortak rotada buluşabileceğimiz her yurttaştan, imza bekliyoruz.
Kendi geleceğiniz için imzalayın!
MERKEZ YÖNETİM KURULU
Örnek dilekçemiz için http://www.egitimis.org.tr/guncel/sendika-haberleri/dunyayi-duz-sananlarin-ulkesi-olmamak-icin-imzalayin-2574/